Bazen herseye mukemmel bir sekilde yetismek istemek ve yetisememek insani uzebiliyor.. Bu durumda ya kosturdugunuz birseyden feragat edeceksiniz ya da birden fazla is sozkonusuysa mukemmel olmayacaksiniz... Konu cocuklarsa bu pek mumkun degil...
Tektim, iki olduk.. İkiydik, üç olduk.. Ve şimdi de dört olduk.. Tek çocuklu bir anne olacağımı bile küçükken zar zor hayal ederdim. Ama başıma gelince, hayatımın en güzel günışığı oluvermişti. Onunla geçen altı macera dolu seneden sonra şimdi ikinci yavrumuzu da aramıza katmaya karar verdik. O da günışığım.. Olduk mu dört kişi! Duygu ve maceralarımı paylaşmak amacıyla size açtığım bloguma hepiniz hoşgeldiniz:)
14 Kasım 2012 Çarşamba
7 Kasım 2012 Çarşamba
Kasımda okumak başkadır..
Eveet, okullar açılalı tam 2 ay oldu.. Yağmurcuk da tüm yaşıtları gibi ilk ayı alışma evresini tamamlamaya çalışarak geçirdi. Yeni eğitim sistemine göre, sınıfta 5,5 yaşında çocuklar olduğu gibi, okumaya bile başlamış 7 yaşına girmiş çocuklar da bulunuyordu. Kıdemli bir tatlı sert öğretmene denk gelmemiz sayesinde sınıftaki kaynaşma ilerledi diye düşünüyorum. Oryantasyonu tamamlayan öğretmenimiz, milli eğitimin müfredatının biraz ötesine hızlanarak hecelemelere ve ilk seslere geçti. Sonuçta dün Yağmur ilk heceli kelimesini okudu ve yazdı: "El ele"!...:)
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)